Dijital Bağımlılık ve Aile İçi İletişim Semineri Düzenlendi
AVCILAR Kaymakamlığı tarafından dijital bağımlılık ve aile içi iletişim konusunda düzenlenen farkındalık seminerinde, günümüzde telefon, televizyon, oyun konsolları, tablet gibi ekran bağımlılığının giderek arttığı belirtilerek ailelere uyarılarda bulunuldu.
Avcılar Kaymakamlığı, 'Aile Yılı' etkinlikleri kapsamında günümüzde giderek artan dijital bağımlılığa ve aile içi zayıflayan ilişkilere dikkat çekmek amacıyla seminer düzenlendi. Barış Manço Kültür Merkezi'ndeki seminerde konuşan Kaymakam Orhan Burhan, ailede ilgisizlik ve birbirinden uzaklaşmanın başlaması halinde toplumsal dayanışmanın da zayıfladığını belirterek, "İşte bu nedenle 'Zaman ayır, aileni dinle' projesi, aslında bir değer hatırlatmasıdır" dedi. Hazırlanan videoda evde tüm olanaklar sağlandığı halde yalnızlık yaşayan bir çocuğun durumu yansıtılırken, "Hiçbir bildirim, annenin bir kelimesinden, babanın sessiz duasından, eşinin bir bakışından daha önemli değildir. Zaman ayır, aileni dinle" mesajı verildi.
'ÇOCUKLAR GÖRÜR, YAPAR; AİLENİN TERMOMETRESİDİR'
Seminerde konuşan Psikolojik Danışman Samet Can, çocukların düz mantık düşündüğünü ve izlediklerinin arkasını düşünemediğine dikkat çekti. Can, çocukların ekran süreleri ile ilgili şöyle dedi:
"0-3 yaşındaki çocuklara kesinlikle ekran yok. Çocuklara yemek yedirmek için ekran veriliyor. Unutulmamalı ki, hiçbir çocuk açlıktan ölmez. Eline telefon, tablet vererek çocuğu teknoloji bağımlısı yapıyoruz. Sekizinci sınıfa geldiğinde ise, konu 'Bu çocuk neden böyle oldu' ya dönüyor. 3-6 yaşındaki çocuk için 45 dakika uygun. Ancak, tabii burada çocuk, uygun içeriklerle vakit geçirecek. 6-9 yaş ilkokul dönemi için 45 dakika 1 saat, Pedagoji Derneği'nin verileri bunlar; ortaokul dönemi için 1,5 saat, 15 yaş üzeri için 2-2,5 saat. Siz bir çocuğa 45 dakikayı tek seferde verirseniz o dünyaya ait hisseder. Ama o 45 dakikayı 15'er dakikaya bölerseniz çocuk hem zaman yönetimini öğrenir; hem de bir girip çıkar. Oraya kendisini pek kaptırmaz. Sadece telefon değil, televizyon, tablet, playstation, dizi, Youtube bağımlılığı var. Yetişkinler, 'Sadece bir dizimiz var' diyor. Oysa, yemek ve dizi izliyorlar. Çocuklar görür, yapar; ailenin termometresidir. Biz neler söylersek çocuklar ona odaklanır. Kişinin bağımlılığı varsa, 8 saati ekranda geçiyorsa onu elinden alamazsınız. 5 saate, 4 saate düşürürseniz. Bir anda aldığınızda yoksunluk çeker. Çocuklara yasaklayamayız. Uygulamaların yanında yaşlar var. 5 yaşındaki çocuk 16 yaşa uygun olanı indirirse, şiddetle, cinsellikle öfke ile karşılaşabilir. Çocuğun durumu buna uygun olmaz. Yeni nesli olduğu gibi kabul etmek, yargılamamak gerek. Onları yargılama yerine 'Getir, bir yerde birlikte oynayalım' deyin onlarla konuşun. Çocuklar yetenekli ancak her şey telefonda var, üretmek istemiyor. Bu bağımlılıkla birlikte tüketim çılgınlığı ortaya çıkıyor. Onlarla vakit geçirmemiz, sarılmamız ancak, 'Ama' dememek lazım."